5.02.2008

BELLEKLER

Bellek ; bilgisayarda çalışır haldeki programların içerdiği komut dizilerinin, aygıtlara ait yapısal bilgilerinin depolandığı, işlem sırasında oluşan ara değerlerin ve ileride kullanılmak üzere saklanmış verilerin depolandıkları kayıt ortamlarıdır. Temel olrak iki tür bellek vardır.
ROM BELLEK
ROM Bellekler:İçerdiği veriler üzerine kaydedilmiş elektrik kesintilerinden etkilenmeden taşıdığı verileri koruyabilen belleklerdir.
ROM Bellek Çeşitleri:
ROM:Standart ROM üzerindeki bilgiler hiç bir yol ile değiştirilemez veya silinemez. ROM birimine bilgi kalıcı olarak yerleştirilmiştir ve içerik kesinlikle değiştirilemez.
PROM (Programlanabilir ROM):Bu ROM çeşidi sizlere saklama alanına bilgileri sadece bir kez yazmanıza izin verecektir. Bu yazmadan sonra bu bilgiler kalıcıdırEPROM (Silinebilir Programlanabilir ROM): Eğer ROM üzerinde kullanılan bilginin, silinip tekrar yazılması gerektiği durumlarda EPROM kullanılabilir. Bu çeşit ROM' lar içindeki bilgiler ultraviyole ışığıyla silinebilir. Bu sayede ROM' a yazılabilme özelliği tekrar sağlanmaktadır.
EEPROM (Elektrikle Silinebilir Programlanabilir ROM):EPROM' a benzer olarak EEPROM' da silinebilir ve yazılabilir özelliğe sahiptir. Silme işlemii elektriksel olarak yapılmaktadır. BIOS' lar EEPROM kullanırlar, bu sayede anakart üreticileri güncelleşmiş BIOS programlarını yazabilmektedirler.
FLASH ROM:
EEPROM 'un gelişmişi ve giderekte yayılan bir ROM tipidir. Bu tip bir ROM' a bilgi yazmak çok daha kolaydır. Bunun için birkaç yazılım yetmektedir. Bu sayede BIOS güncellemeleri çok daha kolay ve etkili olmaktadır. Boyutları 1-2 Mb arasında değişir.
RAM BELLEK
RAM (Random Access Memory, Rastgele Erişimli Bellek) Bellek:Sistem açık olduğu sürece veriler ve komutlar burada saklanır. Sistem kapatıldığında veriler ve komutlar bellekten silinir.
RAM Belleklerin kapasiteleri MB(Mega Bayt) değeri üzerinden belirlenir. Anakartta üzerinde özel olarak tasarlanmış yuvalara monte edilir.
Bellek Hızı : Belleğin miktarı dışında, hızı da önemlidir. bu hız işlemcinin belleğe ne kadar sürede ulaştığını gösterir ve nanosaniye (ns) ile ifade edilir veya işlemci ve anakart ile olan veriyolu hızı(MHz, Mega Hertz) gözönüne alınarak belirlenir.
RAM ÇEŞİTLERİ:
SDRAM ( Senkronize DRAM ) :
Günümüzün en az kullanıılan RAM tipidir. Sistem veriyolu hızı ile aynı hızda çalışan RAM’dir. Veri aktarım hızları 512 MB/s ile 1100 MB/s aralığındadır.



DDR RAM ( Double Data Rate RAM ):
DDR RAM bellekler SDRAM belleğin sunduğu bant genişliğinin iki katını sunuyor. Bant genişliğini iki katına çıkaran özellik ise Saat vuruşlarının yükselen ve alçalan noktalarından bilgi okuyabilme yeteneğinin olmasıdır. SDRAM'da ise bilgi alma yönü saat vuruşlarının yükselen noktalarındandır. Günümüde yaygın bir şekilde kullanılmaktadır
DDR-2 RAM:DDR-2 RAM bellekler DDR RAM belleğin sunduğu bant genişliğinin iki katını sunuyor. Bant genişliğini iki katına çıkaran özellik ise paralel iki Saat vuruşlarının yükselen ve alçalan noktalarından bilgi okuyabilme yeteneğinin olmasıdır.Günümüzde yaygın birşekilde kullanılmaktadır


RDRAM:DDRRAM den farklı olarak 16 bitlik seri veri yoluna sahiptirler. Diğer ramların kullandığı DIMM modülü yerine RIMM modülünü kullanır. 800 Mhz’lik çalışma frekansına sahip olan bu RAM’lar 1,6 GB/s’lik veri aktarım hızına sahiptirler.

MOUSE (FARE)





Fare, klavyeden sonra bilgisayarda kullanılan en yaygın girdi aygıtıdır ve klavyeye nazaran daha basittir. Grafik arabirimi kullanılmaya başlandığından beri fare desteği programlar içine yerleştirilmeye başlanmıştır. Bilgisayar programlarının çoğu fareye gereksinim duymaktadırlar.
Fare temel olarak şu şekilde çalışır; kullanıcı fareyi eliyle hareket ettirir, fare kullanıcının fareyi ne yönde ve ne kadar hareket ettirdiğini kaydeder ve bunu bilgisayara aktarır.
Fare, hareket algılama metotları bakımından ikiye ayrılır. Bunlar mekanik fareler ve optik farelerdir.
Mekanik farelerde mekanik parça, farenin altında bir deliğin içerisinde bulunan ve farenin hareketine göre yuvarlanan bir toptur. Bu top iki adet silindire değer ve fare hareket ettiğinde bu silindirler dönerek ekrandaki fare okunun hareketini sağlar. Bu silindirler birbirine dik olarak yerleştirilmiştir. Biri farenin yukarı-aşağı hareketini, diğeri ise sağa-sola hareketini takip eder. Bu silindirlerin üzerinde delikler vardır. Bu delikler biri alıcı diğeri verici iki ışık kaynağının arasındaki ışığı bir keser bir açarlar. Işığın kesilme-açılma hızına göre de ekrandaki okun hareketi belirlenir. Üçüncü bir silindir ise topu desteklemek içindir. Topun sağlıklı hareket etmesi için farenin altına "pad" denilen lastik bir yüzey konulur.
Optik farelerde ise farenin hareket eden herhangi bir parçası yoktur. Farenin altında optik algılayıcılar bulunmaktadır. Fareyi hareket ettirdiğimizde, optik algılayıcılar mouse pad üzerindeki hareket eden çizgileri görürler ve bunu bilgisayara iletirler.
Fare kullanımı yaygınlaştıkça dizaynı ve işlevi çeşitlilik kazanmaya başlamıştır. İlk olarak kullanılan iki tuşlu farelerin ardından 3 tuşlu, kaydırma çubuğu tekerlekli ve en son olarak kablosuz fareler kullanılmaktadır.
Diz üstü bilgisayarlarda fare işlevi bilgisayar üzerine yerleştirilmiş ve elle döndürülen "TrackBall" adı verilen küre tarafından yerine getirilmektedir. Parmağın baskı hareketiyle imleci yönlendiren "TouchPad" de kullanılan diğer bir türdür.
PC' lerin çoğunda 3 tuşlu fare kullanılmaktadır. Bu 3 tuşlu farelerde en çok kullanılan tuş, sol tuştur. Sol tuş seçme görevi yapar. Sağ tuş ise yan menünün kullanılmasını sağlar. Üçüncü tuşa ise değişik fonksiyonlardan biri isteğe göre seçilip yüklenebilir.
Fareler genellikle PC' nin seri portuna takılarak kullanılır. Bazı fareler ise özel arabirim kullanırlar. En yaygın arabirimler Microsoft veriyolu fare arabirimi , IBM PS/2 tipi ve InPort arabirimleridir. Bu arabirimler bağlantı fişi olarak DIN konnektörü kullanırlar. IBM PS/2 fareler 6 pin mini DIN konnektör , PC' lerde kullanılan fareler ise 9 pin ve 25 pinlik ( DB25 ) konnektörler kullanırlar.



Mekanik farede silindirler kirlenebilir ve temizlenmesi gerekebilir. Bunun için farenin topu çıkartılıp silindirler temizlenmelidir. Mouse pad de sık sık temizlenmelidir. Çünkü pad üzerinde hareket eden top tozları toplayarak içeri taşıyacaktır. Optik farede ise optik algılayıcıları temizlemek yeterlidir. Fare altlığı da üzerindeki çizgilerin algılayıcılar tarafından görülebilmesi için temiz tutulmalıdır.

YAZILIMLAR

Bir bilgisayarın sadece donanımsal parçalarını doğru yerlerine takmakla bilgisayarımızı çalışır duruma getiremeyiz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi birde bilgisayarımızın donanımsal parçalarını işleten yazılımları kurmak zorundayız. Bu yazılımların bilgisayar için en önemli ve kalbi olanı da işletim sistemi dediğimiz yazılımlardır. Bunlar;
· İşletim sistemleri
Yazılımlarla donanım aygıtlarımız arasında köprü oluşturan, kullandığımız yazılımların standart olmasını, hangi PC’ye yüklenirlerse yüklensinler çalışmasını sağlayan en temel yazılımdır. MS-DOS, Windows 95, Windows 98, Windows NT, MacOS, IBM OS/2 Warp, Unix, Novell Netware ve Linux günümüzde kullanılan işletim sistemlerinin bazılarıdır.
· Kelime işlemciler
Kişisel bilgisayarlarda en çok kullanılan uygulama yazılımı olan kelime işlemciler, bilgisayarınızda yazılar yazıp bunları yazıcıda bastırmanızı sağlar. Gelişmiş kelime işlemciler, farklı yazı tiplerinden sayfa düzenlerine, yazılar içine yerleştirilecek resimlerden yazı biçim ve renklerine, yazı içinde bir sözcüğü aratmadan, yazının gramer ve imle kontrolüne kadar çeşitli işlevler sunarlar. Belli başlı kelime işlemciler arasında Microsoft Word, Corel Wordperfect ve Lotus Word Pro’yu sayabiliriz.
· Hesap tabloları
Pek çok kullanıcı hesap-kitap yapacağı bir araca ihtiyaç duyar. Bu bir fizibilite olabileceği gibi evin aylık bütçesi de olabilir. Matematiksel işlemlerde yetenekli, esnek yazılımlar olan hesap tabloları burada devreye girer. Hesap tabloları, yan yana ve alt alta dizilmiş hücrelerden oluşur. Her bir hücreye bir matematiksel değer veya bir işlem yazılabilir. Hesap tabloları dört işlemden karmaşık fonksiyon hesaplarına kadar pek çok işi yapabilir. Bu hesaplamalardan yararlanarak grafikler hazırlayabilir. Belli başlı hesap tabloları arasında; Excel, ve Lotus 1-2-3’ü sayabiliriz.
· Sunu programları
Toplantılarda karşınızdakilere anlatacaklarınızı görsel olarak etkileyici bir biçimde sunmanız için hazırlanan bu programlar, diğer uygulamalardan veri alabilir. Örneğin bir hesap tablosu ile çıkarılmış kar/zarar grafiğini sunu programları ile dinleyicilerinize sunabilirsiniz. Microsoft PowerPoint, Lotus Freelance Graphic, Corel Presentations belli başlı sunu programlarıdır.
· Veritabanı
Her türlü bilginin düzenli bir şekilde, istenildiğinde kolayca erişilerek kullanılabilecek tarzda saklandığı bir veri koleksiyonudur. Adres-telefon defteriniz, bir firmanın bütün müşterilerini içeren kartlar, bir kurumda çalışan elemanların sicil dosyaları birer veritabanıdır. Bu bilgileri kullanıcılar girer, veritabanı ise çok çeşitli kriterlere göre devasa boyuttaki bu bilgiler arasından arama yapar, normalde bizim erişemeyeceğimiz hızda aradığımız bilgileri karşımıza getirir. Herkesin kullanabileceği Microsoft Access, Lotus Approach, gibi veritabanlarının yanı sıra Oracle 8, IBM Dbase-II gibi büyük şirketlerin ihtiyaçlarına göre modüler bir biçimde programlanan, üzerinde farklı çözümler geliştirilebilen veritabanları da vardır.
· Grafik yazılımları
Fotoğraf ve resimleri görüntülemenize, üzerinde değişikler yapmanıza, resim çizmenize, resimler üzerinde çeşitli efektler uygulamanıza izin veren tüm yazılımlar grafik yazılımlar kategorisine girer. Windows ile gelen ve PC’nizde resimleri görüntülemek ve basit şekiller çizmek gibi işlere yarayan Paint’den çok gelişmiş özelliklere sahip olan Adobe Photoshop’a kadar çok çeşitli görüntü işleme yazılımları bu kategoriye girer.
· 3D Modelleme/Animasyon
Bu yazılımlarla PC’nizde çizimlere hareket verebilir, iki ve üç boyutlu animasyonlar gerçekleştirebilirsiniz. 3D modelleme programları endüstriyel tasarım kadar, çizgi film, oyun vs. üretiminde de kullanılabilir.
· Mühendislik uygulamaları
Mühendislerin çizim ve hesaplama gereksinimi, standart grafik programlarının ve hesap tablolarının sağladıklarından çok farklıdır. AutoCAD gibi gelişmiş tasarım yazılımları ve bazen bu uygulamalarla birlikte kullanılabilen çeşitli mühendislik hesap programları bu kategoridedir.
· Ticari uygulamalar
İş dünyası için elzem olan muhasebe, stok kontrol, belge yönetimi, üretim planlama, fizibilite vb. işlevleri, ticari yazılımlar yerine getirir.
· İletişim yazılımları
İnternet’e, Web sitelerine, haber gruplarına bağlanmak, e-mail göndermek modemle PC’mizden faks çekmek, başkaları ile dosya alışverişinde bulunmak, görüntülü ve yazılı sohbet etmek için iletişim yazılımlarını kullanırız.
· Oyunlar
PC’ler iş aracı oldukları kadar oyun ve eğlence arcıdırlar da. Renkli bir PC için binlerce oyun bulmak mümkün...
· Özel uygulamalar
Bütün bu kategorilerdeki yazılımlarla yapılamayacak pek çok iş vardır. Onun için firmalar özel yazılımlar geliştirmiştir. Sözgelimi bir otelin giriş/çıkışlarının takibi, doluluk oranlarının hesaplanması, otelin çeşitli bölümlerinde stok kontrolü gibi işlemler için özel uygulamalar üretilebilir. Özel uygulamalar siparişle de gerçekleştirilebilir.
· Multimedya uygulamaları
Metin, resim, film, ses ve animasyonun bir araya geldiği bu yazılımlar arasında genelde hobileri geliştirmeye yönelik yazılımlar ve ansiklopedik bilgi veren başvuru yazılımları yer alır.
· Yardımcı yazılımlar
Sistemimizi daha verimli kullanmak ve diskimizin, diskimizdeki bilgilerin bakımını yapmak için kullandığımız büyüklü küçüklü pek çok uygulama bu sınıfa girer. Bunlar arasında; bazı programların korunması, rakiplere zarar verilmesi ya da eğlence amacıyla üretilen ve virus adı verilen programlar da bulunmaktadır. Tabi ki bu virusları temizleyecek antivirus programları da unutulmamalıdır.
· Programlama yazılımlar Her tür uygulamayı yazmak için kullanılan programlara da programlama yazılımı adı verilir. Basic programlama yazılımı eski ve en yaygın yazılımlar arasında sayılabilir. C++, Visual Basic, Delphi günümüzde en çok kullanılan programlama yazılımları arasındadır.

BİLGİSAYARI OLUŞTURAN TEMEL PARÇALAR

Bugün satın aldığınız bir PC’de standart donanım olarak bulunan temel parçalarla ilgili kısa bilgiler aşağıda verilmiştir:
Anakart :Bir PC’nin yeteneklerini belirleyen ve tüm kartların takıldığı, işlemciyi çalıştıran en önemli bileşen olan Anakartı bilgisayarın iskelet sistemidir. Bilgisayarın genişleyebilme potansiyeli Anakarta endekslidir. Anakartın tipine göre sistemimiz özellikler kazanır yada sınırlamalar gösterir.
İşlemci :Bilgisayarımızdaki işlemlerin yapıldığı düzenlendiği yerdir. Yazılımlardaki komutlar bu merkezde yerine getirilir. işlemciler için bilgisayarımızın beyni demek daha doğru olacaktır.
RAM :Bilgisayarın işlem yaparken bilgileri kısa bir süre için sakladığı yerdir.
Ekran kartı :Çıkış sinyallerinin bilgisayarımızın dış dünya ile bağlantı kurduğu donanım parçalarından monitöre aktarılabilmesi için işlendiği ve uygun hale getirildiği yerdir.
Hard Disk :Bilgisayarımızda bilgilerin depolandığı yerdir. Tüm yazılımlar bu donanımsal parça üzerinde saklanır.
Monitör :Bilgisayarımızdaki işlemlerin sonucunun aktarıldığı ve bizim bilgisayarla olan bağlantımızı sağladığımız bir donanımsal parçadır.
Klavye, Mouse :Bizim bilgisayara veri girişi yaptığımız donanımsal parçalardır.
Güç ünitesi :Bilgisayarımızın çalışması için gerekli enerjinin sağlandığı donanımsal parçadır.
Günümüzde bir bilgisayarı kullanabilmemiz için yukarıdaki temel donanım parçalarının bulunması gerekmektedir. Bunların güç ve kapasiteleri ise bilgisayarı hangi amaca yönelik olarak kullanacağımıza göre değişiklik göstermektedir.

GİRİŞ BİRİMLERİ
· Klavye (keyboard):
Üzerinde harfler, sayılar, işaretler ve bazı işlevleri bulunan tuşlar vardır. Q Klavye ve F Klavye (Türkçe Daktilo Klavyesi) olmak üzere iki şekilde sınıflandırılabilir.
· Işıklı kalem (light pen):
Çizgisel (bar) kodları okumada, şekil çizme ve elyazısı yazmada kullanılır.
· Grafik masası:
Özel bir kalem kullanarak ekranda yazı ve şekillerin görünmesini sağlayan küçük masa
· Dokunma ekranları (touch screen):
Ekranda gözüken komut üzerine parmak ile dokunduğunda o komutun çalışmasını sağlayan ekran tipidir.
· Joystick:
Genellikle oyun oynamak için kullanılır. Üzerinde bulunan tuşlarla çalıştırılarak bilgisayara komut verilmesi sağlanır.
· Fare (mouse):
Ekranda gözüken imleç yardımıyla komut girişi yapmaya yarar. Farenin çevre birimi olarak kullanılmasıyla işaretleme, tıklama ve sürükleme yapılarak işlemler yaptırılır.
İmleç :Farenin ekran üzerinde nerede olduğunu gösterir.
Tıklama :Farenin sol tuşuna bir kez basılmasıdır.
Çift Tıklama :Farenin sol tuşuna kısa aralıklarla iki kez tıklanmasıdır. Bir simgeye yüklenen işlevinin yerine getirilmesini sağlar.
Sürükleme :Farenin sol tuşunu basılı tutarak imlecin yerinin değiştirilmesidir.
· Tarayıcı (Scanner)
Resim, grafik ve önceden yazılmış yazıları bilgisayar ortamına aktarmakta kullanılır.
300x600 dpi, 600x600dpi, 600x1200dpi, 600x2400dpi Optik karekter okuma (Optic Character Reader-OCR)
· CD-ROM sürücü (Compact Disk-Read Only Memory )
Son yıllarda yaygın olarak kullanılmaya başlanan veri depolama birimidir. 650 MB ... Bir CD'de 24 Ciltlik bir ansiklopedideki yazılar, resimler, video klipler, animasyon ve sesler saklanabilir. Bir program yüklerken 20-40 disketin takılıp çıkarılması yerine CD-ROM'lar tercih edilir. CD-ROM'lar özellikle çok büyük yer kaplayan çoklu ortamlarda (multimedia=ses+video+resim+animasyon) yazılmış yazılımlar için zorunludur.
CD-ROM'lardaki veriler optik olarak kaydedilirler. Kolay bozulmazlar. CD-ROM'lardaki verilerin korumak için çizilmemesine dikkat etmek gerekir. CD-ROM sürücü varsa hard diskten sonraki en son sürücünün adını alır. Örneğin: Hard Disk C ve D ise, CD-ROM sürücü E ile belirtilir. Bunların yanında Laser Disk Sürücüsü, video, kamera, mikrofon, televizyon ve radyo'da giriş birimi olarak kullanılmaktadır.

ÇIKIŞ BİRİMLERİ
· Disket sürücü (disk driver):
Hem giriş hem de çıkış birimidir. Disket denilen magnetik ortama veri yazılabilen ve üzerindeki verileri okuyabilen bir birimdir. Disket verileri magnetik ortamda saklar. Disketlerin kullanımı ve taşınması kolaydır. Veri taşımakta ve yedekleme amacıyla kullanılırlar. Disketlere veriler kopyalanabilir, eklenebilir, silinebilir, değiştirilebilir.
· Ekran-Monitör
Hem giriş hem de çıkış birimi olarak kullanılır. Giriş ve çıkış birimlerinden gelen verilerin sonuçlarının ekranda gözükmesini sağlar.
· Disk Sürücü (Sabit disk sürücü)
Bilgisayarın bilgi depolamak için kullandığı en temel birimdir. Sabit disk kapalı bir kutu içinde bilgisayarın içinde bulunmaktadır. Sabit disk sürücü, verileri bir dizi dönen magnetik yapraklarda magnetik olarak saklar. Her magnetik yaprakta okuma ve yazma işlemini yapan okuma yazma kafası vardır. Erişim hızı ve kapasitesi yüksektir.
· Yazıcı (printer)
Ekranda gözüken bilgileri kağıt üzerine yazdırmaya yarar. Yazıcılar; Nokta vuruşlu yazıcı (dot matrix), Mürekkep püskürtmeli yazıcı(ink jet), lazer yazıcı (laser) olarak üç guruba ayrılırlar.

İLETİŞİM BİRİMLERİ
İletişim Birimleri diğer bilgisayarlara ve elektronik aletlere bilgi göndermeye ve bilgi almaya yarayan aletlerdir.
· Modem
Telefon hatları aracılığıyla birbirine uzak yerlerde bulunan bilgisayarlar arasında iletişim sağlayan çevre birimidir. Modemler bilgisayar ve telefon sinyallerini birbirine çevirir. Fax olarak da kullanılabilir.
Bilgisayarların içine takılan (internal) ve bilgisayarın dışına takılan (external) olmak üzere iki türlüdür.
· Ethernet Kartı
Bilgisayarların birbirine bağlanarak yerel ağ oluşturmalarını sağlayan bir donanım aygıtıdır.

MÜZİK BİRİMLERİ
· Ses Kartı
Bilgisayarda sesli uygulamaların çalışması için gerekli bir donanımdır. Mikrofonla ses kaydı, speakerlara ses çıkışı veya TV-Radto kartından/Speaker modemden veya müzik setinden ses girişi ile joyistick girişi vardır.
· Radyo- TV Kartı
TV ve radyo seyretme ikanı veren bir donanımdır. Sonuç olarak; bazı donanımsal parçalar bilgisayara veri girişi yapmak için, bazıları bilgisayardan alınan işlenmiş verileri sonuçlandırmak için, bazıları ise hem veri girişi hem de veri çıkışı yapmak için kullanılır.

BİLGİSAYARIN TEMEL YAPISI

Günümüzde bilgisayar temel olarak iki kısımdan oluşur.
: Donanım
: Yazılım
Bir bilgisayara dışından baktığınızda veya içini açıp karıştırdığınızda görebileceğiniz tüm parçalara donanım denir. Oysa bir bilgisayar, sadece bu somut, elle tutulabilir alet-edevattan, transistörler, yongalar ve devrelerden oluşmaz; bilgisayar yarı yarıya “soyut” bir aygıttır. İşte bilgisayarın bu soyut bileşenine yazılım diyoruz.
Yazılım, basitçe, bir bilgisayara dıştan baktığınızda göremediğiniz veya göremeyeceğiniz her şeydir: Her türlü program bizim kullanımımıza sunulmuş yada makinenin kendi işleyişi için gerekli olan bütün program parçaları yazılım sınıfına girer. Yazılımın soyut niteliğini şöyle açıklayabiliriz: Bir müzik kasetini yada CD’i düşünün. Her ikisi de müzik setinin donanımına aittir; oysa yazılım bu kaset veya CD üzerinde bulunan dinlediğiniz şarkılardır. Bu şarkıların, müzik setindeki şarkılardan farkı, başka şarkılar bestelenmesine yada söylenmesine olanak vermeleridir. Ya da bilgisayarları bir insana benzetirsek yazılım o insanın zihnidir (Beyni değil zihni, çünkü beyin fiziksel birorgandır.)
Yazılım bilgisayarlarla iletişim kurmamızı sağlayan herhangi bir soyut dildir; bilgisayarlarla aramızdaki bu ortak dil, bilgisayarın fiziksel çalışmasını, bizim anlayabileceğimiz bir biçime dönüştürür. Bütün bu dillerin ortak özelliği, soyut bazı simgeler aracılığıyla bilgisayarın çalışmasını ve yaptığı çeşitli işleri temsil etmeleri ve kullanıcının isteklerini bilgisayar diline çevirmeleridir. Bilgisayarın yaptığı işleri temsil edebilmek, kullanıcıya bu işleri değerlendirme ve yönlendirme imkanı verir.

BİLGİSAYAR TARİHİ

Tarihin ilk bilgisayarı olan ENIAC adlı makinenin yapımına 1943 ABD’de yılında başlandı ve 1946 yılında tamamlandı. 30 ton ağırlığında olan ve 10 X 15 metrelik bir alanı kaplayan ENIAC, on haneli beş bin sayıyı bir saniye içinde toplayabiliyordu. Çok sayıda elektron tüpünün kullanıldığı bu makinede zamanla bazı devreler değiştirildi. ABD’de 1950 yılında yapılan başkanlık seçimlerinin analizini yaptı ve Eisenhower’in başkan seçileceğini tahmin etti. ENIAC’ın seçim sonuçlarını tahmin etmesi bilgisayarlara olan ilgiyi arttırdı. Oysa ne ENIAC, ne de daha sonra yapılan çok daha iyi bilgisayarlar, insan beyni ile karşılaştırılabilecek yeteneklere sahip değildir. Bilgisayarlar ancak, insanlar tarafından kendine verilen bilgilerle, yine insanlar tarafından belirlenen işlemleri yapabilirler. Kısacası bilgisayarlar, insanların yapmak istemedikleri işleri sıkılmadan ve hatasız yapan mantıksız ve aptal birer köledirler.
1950’DEN GÜNÜMÜZE BİLGİSAYAR KUŞAKLARI
Bilgisayar teknolojisinin miladı olarak kabul edilen 1940’lı yıllardan bu yana, elektronik sayısal bilgisayarlar -temel ilkeleri aynı kalmak koşuluyla- çok hızlı bir evrim geçirdiler. Başka hiçbir teknolojide böylesi hızlı bir gelişmeye şimdiye dek tanık olunmadı... Elbette, bu hızlı gelişme içinde, bilgisayar teknolojisinin bugünkü görünümünü şekillendiren belli başlı dönüm noktalarını sayarak bir “tarih” oluşturmak mümkün. Bilgisayarların 40’lı yıllardan günümüze kadar ki gelişimi, genellikle 4 ana döneme bölünerek incelenir. Ya da 4 farklı “bilgisayar kuşağından”söz edilir.
· Birinci Kuşak (1950-58)
Yapımında lambaların (vakumlu tüpler) kullanıldığı ilk bilgisayarlardır. Kullanılan bu kısa ömürlü lambalar çok yer kaplıyor ve çok enerji tüketiyorlardı. Her modelden bir tek üretilen bu bilgisayarların yapımı çok zor ve pahalıydı. İlk bilgisayarların tümü, (ilk ticari bilgisayar UNIVAC’ın ortaya çıkışına kadar) askeri amaçlıydı. İlk düşman denizaltılarının kullandığı şifreleri çözmekte ve bombaların yörüngelerini hesaplamakta kullandılar. 1958’e dek bilgisayarlar hükümetlerin ve bir ölçüde üniversitelerin tekelinde kaldı.
· İkinci Kuşak (1958-64)
Transistörün bulunuşu ve yaygınlaşmasıyla lambalı bilgisayarlardan çok daha hızlı ve güvenilir bilgisayarlar yapma imkanı doğdu. Temel depolama işlemi için “çekirdek bellek” adı verilen manyetik ortamlar, yardımcı bellek için de manyetik teypler geliştirildi. Sonraları, daha kullanışlı bir ortam olduğu için manyetik diskler tercih edilir oldu. İkinci kuşak bilgisayarların en önemli yeniliği, programlamaya getirdikleri yeni olanaklardı.
· Üçüncü Kuşak (1965-71)
Bilgisayarlarda üçüncü kuşağın, transistörlerin yerine tümleşik devrelerin (integrated circuits-entegre devrelerin) kullanılmasıyla başladığı kabul edilir. Silikon yongaların yaygın kullanımı, bilgisayarların hızını arttırdı ve boyutlarında küçülme sağladı. Ayrıca, bu 6 yıl, bilgisayarın sadece bilgiişlem merkezlerinde değil, iş hayatının diğer alanlarında da boy göstermeye başladığı bir dönem oldu. Zaman-paylaşımlı kullanım tekniği sayesinde artık bir bilgisayarı aynı anda birçok kişi kullanabiliyordu. Bu yenilik makinenim belleğinde aynı anda birden çok programın işleyebilmesini sağlayan çoklu-programlama paralelinde düşünülebilir. Ayrıca, telefon hatları aracılığıyla veri iletişimi kurulabilmesi bilgisayarın hız gerektiren gündelik uygulamalara girmesini sağladı. Yazılım alanındaysa, artık ihtiyaca yetmeyen FORTRAN, COBOL gibi programlama dillerine ek olarak yapısal diller (PL/I, ALGOL, PASCAL vb.) geliştirildi.
· Dördüncü Kuşak (1971-)
1981 yılında IBM firmasının Intel 8088 ve MS-DOS 1.0 ile çıkardığı bilgisayar, PC adıyla andığımız bilgisayarların atası olmuştur. Bu gün PC dendiğinde akla, IBM PC uyumlu x86 işlemcili bilgisayarlar gelmektedir. 1982 yılının Ocak ayında Commodore firmasıx yaklaşık 10 yıl boyunca dünya çapında 17 milyon adet satacak olan Commodore 64 marka ev bilgisayarlarının üretimine başladı. 1987 yılında ise Amiga 2000 ve Amiga 500 gün ışığına çıktı.
1990 yılında Microsoft, MS Windows 3.0’ı çıkardı. 1992 yılına geldiğimizde Microsoft MS Windows 3.1’i, IBM ise OS/2.0’ı duyurdu. 1995’te Microsoft MS Windows 95’i aynı anda bütün ülkelerde satışa sundu. Bu, Microsoft’un geleceği ve şu an kullandığımız işletim sistemi ortamını derinden etkileten bir atılım sayılır. 1998 yılında halen kullandığımız Microsoft MS Windows 98 hayat buldu. Bunu 2000 yılında Microsoft MS Windows 2000 lansmanı izledi
. MS Windows 2000’in piyasaya sürülmesinden bir yıl sonra, Microsoft MS Windows 95’ten bu yana en büyük atılımı sayılan MS Windows XP’yi satışa sundu.
Dördüncü kuşağa dahil edilen bilgisayarların karakteristik özelliği, çok yoğun tümleşik devrelerin kullanımıdır. Bu entegre devrelerin ucuza üretilebilmesi silikatların ve son zamanlarda bakırın kullanılmasıyla mümkün olmuştur. Bu sayede bilgisayarlar artık evlere de girmiş, hatta seri üretim sonucunda artık “bilgisayar çöplükleri” kavramı gündeme gelmiştir. Son yılların en önemli gelişimi, donanımda değil, yazılım alanında olmuştur: paket programların yaygınlaşması, programlama dillerinin görselleşmesi, daha kullanışlı ve ayrıntılı hale gelmesi, gibi... Ancak bu güne dek uzanan bu son dönemin en büyük farkı, artık bilgisayarların evlere dek girmesi. Kişisel bilgisayarların gündelik hayata girmesi artık hemen herkesin bilgisayar kullanabilmesi sonucunu doğurdu. Bilgisayarı artık, makinenin yapısını ve işleyişini bilmek şöyle dursun, programlamadan habersiz kişiler de kullanabiliyor. Veri iletişimi, grafik terminalleri, özel amaçlı sistemler... Dördüncü kuşak bilgisayarlar için en uygun simge, evlerimizde ve bürolarımızda kullandığımız kişisel bilgisayarlar!

· Beşinci Kuşak ?
Günümüzde, 5. kuşak bilgisayarlardan söz edilebileceği sürülüyorsa da donanım alanında henüz bu iddiayı doğrulayacak ölçüde büyük değişiklikler görülmedi. Bugünkü gelişmeler arasında telefon hatları üzerinden veri iletişiminin yaygınlaşması (internet); çeşitli amaçlara yönelik küçük boyutlu bilgisayarların (PDA, avuç içi bilgisayar vs.) daha hızlı işlemci, daha büyük kapasiteli disklerin ve bellek birimlerinin çıkması sayılabilir. Yarı-iletken teknolojinin sunduğu olanaklarla, bilgisayarların bilgi işlem/saklama kapasiteleri baş döndürücü bir hızla artıyor, buna paralel olarak da fiyatlar gittikçe ucuzluyor, boyutlar küçülüyor ve daha önceden “astarı yüzünden pahalı” görünen birçok uygulama gündelik hayata geçirilebiliyor. Ama bir beşinci kuşaktan söz edilecekse belki bu, günlük hayatta kullandığımız her tür elektronik eşyanın programlanabilir olmakla kalmayıp, bilgisayarımızla ve gerekli diğer elektronik eşyalarla veri iletişiminde bulunduğu, uzaktan kumanda edilebildiği, kısaca bilgisayar dahil her tür elektronik eşyanın birbirine “bağlı olduğu” bir kuşak olacaktır.

BİLGİSAYAR NEDİR?

Bilgisayar, kullanıcıdan aldığı verilerle mantıksal ve aritmetiksel işlemleri yapan; yaptığı işlemlerin sonucunu saklayabilen; sakladığı bilgilere istenildiğinde ulaşılabilen elektronik bir makinedir.
· Bilgisayar ile yapabilecekleriniz;
¨ Her tür kişisel veya resmi yazınızı göze hoş gelen bir biçimde yazabilir, bunları yazıcıya gönderip kağıt üzerine çıkış alabilirsiniz.
¨ Karmaşık hesaplarınızı (örneğin bütçeler, maliyet raporları vs.) otomatik yapıp size hesap tabloları halinde sunacak programlar kullanabilirsiniz.
¨ Resim yapabilir, hazır resim ve fotoğraflarınızı izleyebilir veya üzerlerinde değişiklikler yapabilirsiniz. Çalışmalarınızın ne kadar etkileyici ve şaşırtıcı olacağı biraz da sizin becerinize bağlıdır.
¨ Müzik dinleyebilir, dinlediğiniz müziklere çeşitli ses efektleri verebilir, uygun yazılımlarla kendi müziklerinizi besteleyebilir, “miks” yapabilirsiniz.
¨ Film seyredebilirsiniz. Uygun donanım ve yazılım bileşenleri ile sinema filmlerini bile seyredebilirsiniz.
¨ Bir video kameranız, uygun donanım ve yazılımınız varsa kendi çektiğiniz filmlerin montajını yapabilir, görüntülere çeşitli efektler verebilirsiniz.
¨ Bir modeme ve Internet hattına sahipseniz, tüm dünyadan çok sayıda kişinin aklınıza gelebilecek her konuda sunduğu çeşitli yazılı, görsel ve işitsel bilgilere ulaşabilirsiniz. Arkadaşınıza anında mektup gönderebilirsiniz.
¨ Yine modem aracılığı ile uzaktaki arkadaşlarınızla sesli ve yazılı olarak sohbet edebilirsiniz. Tabii onların da bir PC ve modemi varsa...
¨ Bir modemin size sağladığı olanaklar neredeyse sınırsızdır: İnternette Web sitesi olan mağazalardan kredi kartı ile alışveriş edip, sipariş ettiğiniz ürünlerin kapınıza kadar gelmesini sağlayabilirsiniz.
¨ Yine modemle İnternet üzerinden gazetelerin Web sitelerine bağlanıp günlük haberleri okuyabilirsiniz.
¨ Oyun oynayabilirsiniz. Modeminizle uzaktaki bir arkadaşınızla oyun oynamanız da mümkündür. Piyasada binlerce farklı türden oyun vardır. Ama kendinizi de fazla oyuna kaptırmamalısınız.
¨ İşinize uygun yazılımlarla iş veriminizi artırabilir, kendinizi geliştirebilirsiniz.
¨ İş biliyorsanız işe gitmeyebilirsiniz. Artık dünyada sayıları hiç de anımsanamayacak kadar çok sayıda kişi, bilgisayarları sayesinde pijamaları ile evde çalışıp, bilgisayarda hazırladıkları işleri modemle işverenine gönderiyorlar. Bu kavrama da “telecommuting” adı veriliyor...
¨ Çocuklarınızın eğitimi için uygun programlar bulabilir, öğreneceği şeyleri daha kolay ve eğlenceli algılamasını sağlayabilirsiniz.
¨ Bir tarayıcı ile bilgisayar ortamında fotoğraf albümünüzü oluşturabilir, fotoğraflarınızın zamanın yıpratıcı etkilerinden korunmasını sağlayabilirsiniz.
¨ Kendi t-shirt desenlerinizi tasarlayabilir, uygun yazıcı ve baskı kağıtları ile bu resimleri t-shirt’ünüze basabilirsiniz.
¨ Kişisel bilgilerinizi, randevularınızı, telefon numaralarınızı kaydedebileceğiniz, notlar alabileceğiniz programlar kullanarak hayatınızı daha düzenli hale getirebilirsiniz.
¨ Bahçe bakımından, ahşap oymacılığına kadar pek çok hobi için hazırlanmış multimedya programları kullanarak, hobilerinizi geliştirebilirsiniz.
¨ Basit tasarım programlarıyla kendi evinizi bile tasarlayabilirsiniz.
¨ Yabancı dil programlarıyla ikinci bir dil öğrenebilirsiniz.
¨ Basit programlar yardımıyla kendi derginizi amatör boyutlarda çıkarabilirsiniz veya gelişmiş program ve donanımlarla profesyonel yayıncılık yapabilirsiniz.
¨ Çok geniş bilgi kütüphaneleri içinde hızlı bir arama yaptırarak normalde uzun sürede bulamayacağınız bilgilere anında ulaşabilirsiniz.
İş yapmayı sevmeyen insanoğlu, daima kendisinin yerine çalışacak bir şeyler aramıştır. Önceleri hayvanları işe koşmuş, daha sonraları çeşitli makineler tasarlamış ve çalıştırmıştır. Bu amaçla buhar enerjisini kullanmış ve buhar enerjisiyle çalışan çeşitli makineler yapmıştır.
Hayatımızda olmazsa olmazlardan biri haline gelen bilgisayarın, kullanılmadığı alan hemen hemen yok denecek kadar az. Evlerde, eğitimde, ekonomik araştırmalarda, askeri alanda, imalatta, kamusal hizmetlerde, iletişimde, ticaret ve yönetimde, masaüstü yayıncılıkta ve bunun gibi birçok sektörde kullanılan bilgisayarlar, hayatı ve iş yaşamını biz insanoğlu için çok daha kolay bir hale getiriyor.